Dünyayı teşrif ettik; hayatın yollarında hayat yolcusu olduk. Şair (Enis B. Koryürek)’ in dediği gibi hayat yolu bitimli:
“Döner kıvrılır fakat
Daire olmaz bu hat.
Ne kadar sürse hayat,
O yolun yolcusuyuz.”
Ömrümüzün yollarında“gece gündüz giden” biz hayat yolcuları, beşikten mezara uzanan “İki kapılı bir han.”dayız.
Bir han ki, ömür ömür “uzayan, dönen, kıvrılan yollar”la dolu. Yollarda diken, çamur, taş, çakıl olur. Engeller olur boy boy. Bu yolların güzellikleri olur insanları cezbeden. Rengarenk gülleri olur, burcu burcu kokan. Yollarda gölgelikler dinlenme yeri… Yolcuya arkadaş, yolcuya sırdaştır yollar.
* * *
“Yola bir düşüldü mü, ömür boyunca gidilir.” Sıladan başlayan yollar gurbete uzanır. Belki gözü, gönlü gerilerdedir gurbet yolcusu nun. Ne ki yol gider, yolcu gider.
Şairin “Sonun ademdir diyor insana yolun hali.” dediği gibi, yollar ölümü hatırlatır
Gurbet dönüşü yollar, sanki daha bir uzar. “Gönlü çekse de yârin hayali”, eğer kısmet değilse, yollar bir türlü sılaya erişmez. “Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış” misali “ömür biter yol biter.”
* * *
Gözü de gönlü de yola vermek gerekir, selam için, rahmet için: Gönlü yol etmek, gönülle yola girmek, gönüllü yola girmek gerekir.
Gönül gönüle olmak, gönülleri konuşturmak, gönülleşmek için yoldaş gönüller ister gönül yolcusu.
Gönül yolcusunun gözü ferli, bileği zorlu olur. O, “Yollar çamur, kurusunda gidelim.” sözünü söylemez. Yürümeye çalışır; çamura, kara, dikene, çakıla rağmen.
Gönül yolcusu, Ferhat misali; “hayatın ufuklarınca yol alır,” dağları yol eder.
Sevgi yolunda yürür gönül yolcusu. Bu yokuş yol, bu zor yol, gayret meydanına çıkar. Gayret meydanında, güzellikler oluşması için zorluklara meydan okumalı. Alın yazısı ” yokuşlarda susamak” olan gönül yolcusuna, suyu sabır çeşmesinden içmek yaraşır. Bu yolun zorluğuna Yunus Emre de değinmiş:
“Menzili ırak bu yolun
Bu yola kim varası
Müşkili çok bu yolun
Bunu kim başarası”
Bir diğer şair (İsmet Özel) de, sevgi yolunun yolcusunda bulunması gereken kararlılığı vurgulamış:
“Yakın yerde soluklanacak gölge bana yok
Uzun yola çıkmaya hüküm giydim.”
* * *
“Yürümekle yollar aşınmaz.” Yürümekle yollar yol olur. Örnek olur yolcu nicesine, çığır açar. Yürümekle gönüller bilenir.
Yolcu önlemini almalı, yolcu önlemini yürüyerek almalı. Yürüyüşü durduran önlem, yolcunun yoldan çıkmasıdır. Bazen yol akabeye uğrar. Yolcuya kök söktüren akabeler, akabinde mektep olur. Bu mekteplerden ince ince yollar uzanır gönüllere. Gönüller, daha bir yola girer; daha bir aydınlanır. Yürüyüşler hızlanır. Yolcu yolunda sevgiyle kanatlanır.
Cezmi GENÇTEN